HEPİMİZ JIM CARREY’İZ!..

HEPİMİZ JIM CARREY’İZ!..

İktidar yıllardır muhalefeti fetö ve pkk yanlısı gibi gösteriyor. Bu duruma kargalar gülerken; insanlar arasında ülkedeki en ciddi konsolidasyon gerçekleşiyor ve kutuplaşma zirve yapıyor. Peki ya sonuç? Sonuçta olan şu; Recep Tayyip Erdoğan’dan nefret edenler ve Kemal Kılıçdaroğlu’dan nefret edenler. Ortası yok!.. Ülkede normal insan bulmak imkansız!..

Seçim yapıldı ve meclis şekillenirken, cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı. 

1.500.000 şişirilmiş oy, yani bir seçmene, farklı sandıklarda birden fazla oy kullandırıldığı iddialarından tutun da, Chp’li iki isim, Onursal Adıgüzel ve Tuncay Özkan’ın, verileri karşı tarafa sattıklarına kadar, türlü iddialar ortalığa saçılmış durumda. 

Bence Onursal Adıgüzel ve Tuncay Özkan ile Chp, parti olarak yollarını ayırmasa da, Chp seçmeni ile bu iki isim arasındaki bağ, tamamen kopmuş durumda. 

Seçim gecesi dikkatimi çeken bir isim de Murat Ağırel oldu!.. Muhalif kanalda yayın yaparken, gece boyunca sürekli seçim sonucuyla ilgili sosyal medya paylaşımları yapması, çok garip geldi!.. Ne demek istediğimi eminim anlayan anlamıştır. Yoksa düz okumayla anlaşılacak bir durum değil!. Bu isme dikkat diyor ve devam ediyorum. 

İddiaların hedefindeki Tuncay Özkan’ın apar topar HaberTürk ekranına çıkarılmasını oldukça manidar buluyorum mesela!..

Ülke genelinde 190.000 küsür sandık içinden, nüfus azlığı nedeniyle sadece bir veya iki sandık kurulan 22.000 köy ve mezradaki sandıklarda manipülasyon yapıldığı ve yaklaşık 12.000.000 oydan bahsedildiği düşünülürse, dikkatleri sanki bu iddia üzerinde yoğunlaştırmak gerçekçi olur. 

Düşünün ki, demokratik bir ülkede yaşadığınızı sanıp oy kullanıyorsunuz ve sonra kullandığınız oyun peşine düşüyorsunuz!.. Ne kadar acınası bir durum sizin için!.. Ah zavallı sen!..

Peki ya şuna ne demeli? Seçim biteli günler olmuş, sonuçların şaibeli olduğu iddiaları almış yürümüş, birçok sandık sonucuna itiraz edilmiş ve televizyon ekranlarına bakıyorsun; kelli ferli tipler oturmuş, günlerdir sandık sonuçları üzerinden vatandaş eğilimleri üzerine okumalar yapıyor. Ysp’nin aldığı oylar Mhp’ye kaydırılmış, ama okuma şöyle; “Güneydoğu halkı, vatanına sahip çıktı!..” Resmiyeti olmayan ve yoğun bir şekilde itiraz edilen seçim sonuçları üzerinden toplum mühendisliğine soyunmuş onlarca vasıfsız, kişiliksiz kim varsa hepsi ekranda. 

“Adam Kazandı” mevzusunun baş aktörü İsmail Küçükkaya, bu son seçimde yine başroldeydi. “Dur ben bir Onursal Adıgüzel’i arayayım” deyip, canlı yayında kendisini arayan, fakat ulaşamayan İsmail Küçükkaya, sonrasında yaptığı açıklamada Onursal Adıgüzel’le aslında yıllardır görüşmediğini dile getirerek, durduk yere bir merak uyandırdı. 

Buraya kadar okuduklarınız kimilerinize göre inandığınız gerçekler, kimilerinize göre de hayal ürünü şeylerdi. 

Şimdi okuyacaklarınız ise tamamen hayal ürünü!.. 

Bir iktidar düşünün, kendi yandaş medyasını oluşturduğu gibi, muhalif gibi görünen medyayı da aslında dizayn etmiş olsun!.. Hulki Cevizoğlu, Nihat Genç, Nedim Şener gibi isimlere bakınca, hayal etmek pek de zor değil aslında. Neyse diyelim ki, İsmail Saymaz, Levent Gültekin, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Barış Yarkadaş, Fatih Portakal, İsmail Küçükkaya, Selçuk Tepeli gibi medya mensuplarının, aslında iktidara çalışan isimler olduğunu hayal edin!.. Biraz daha abartın!.. Bu isimlere iş veren medya patronlarının iktidardan reklam ve iktidar yönetimindeki devletten ihaleler aldıklarını hayal edin!.. Nasıl olsa ülkedeki medya patronları için medya dışında ticari faaliyet yapma yasağı diye bir yasak yok!.. 

Nasıl? Kendinizi bir anlık da olsa, Truman Show’daki Jim Carrey gibi hissettiniz mi?

Neyse yine hayal ile gerçek arası mevzulara geçelim. 

Seçimden önce İçişleri Bakanlığı’nın seçim sonuç verileriyle ilgili Ysk nezdindeki girişimi ve bunun kabul görmemesi de -şeytanın avukatı olarak söylüyorum- danışıklı bir durumdu. 

İktidarın seçim sonuçlarına saygı duyacağını açıklaması bir yana, yapılan seçimlerde ne tür ve kaç çeşit manipülasyon yapıldığı iddiaları daha uzun yıllar konululur gibi. Şahsi fikrimi sorarsanız; Mevcut iktidar, bu saatten sonra bu treni götüremez!.. Cambaza bak oyunuyla, kendi tabirleriyle “atı alan, Üsküdar’ı geçti’

Bir diğer şahsi öngörüm; Türkiye, yakın gelecekte önce Recep Tayyip Erdoğan’sız bir yönetime, sonra da Akp’siz bir siyasete hazır olsun. 

Anlayacağınız nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça!..

Sevgiyle kalın…